ds

Eskiden seçim kazanmanın, iktidar yolunu açmanın ya da muhafaza etmenin yolu yüzlerce insanı küle çeviren patlamalardan, apansız ve aniden gelişen beka koruma maksatlı harekatlardan ya da yalnızca hayallerinde kalacak olan “Şeriat gelecek, geliyor, geldi bile vb.” safsatalardan geçiyordu. Günümüzde ise sosyal çöküşün derinleşmesi, derinleştirilmesiyle elde edilen kazanımlar yeterli olacak gibi görünüyor. Evet asimetrik bir cinnet halinden bahsediyorum!

Yarım saat arayla iki genç kızı hunharca katledip, birini parçalara ayırmak suretiyle surlardan aşağıya fırlatıp bir de üstüne kendini boşluğa salan 19 yaşındaki bir caniden bahsetmiyorum yalnızca ne de İstanbul Beyoğlu’nda sokakta yürüyen genç bir kıza tecavüz girişiminde bulunulmasından… Tekirdağ’da komşu çocukların cinsel istismarına uğrayan 2 yaşındaki Sıla Bebek’in bir ay süren yaşam savaşını kaybetmesinden, Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’dan, 10 gün önce kaybolan ve sırra kadem basan üniversite öğrencisi Rojin’den bahsediyorum.

Ümraniye’de 26 suç dosyası bulunan bir psikopatın şehit ettiği kadın polis memurundan, elini kolunu sallayarak sokaklarda gezen suç makinelerinden bahsediyorum, sosyal medya üzerinden örgütlenen adını bile daha önce hiç duymadığımız yapılanmalara dahil olan yaşı 15 bile olmayan gençlerin ellerine silah verilmesinden, gasplara karıştırılmasından ve Emniyet’in bu olayları yalnızca izliyor olmasından bahsediyorum. Türkiye tarihine geçen 3 vahim olayın yaşandığı gün Teknofest güzellemesi yapan bir İçişleri Bakanı’nın varlığı rastlantı değildir! İnfial yaratan olayların tüm baş kahramanlarının eski bir bakanla fotoğraflarının çıkması da! Yüz binlerce vatandaşı nefessiz bırakan ve korkuya salan hadiselere yalnızca kamuoyunda oluşan baskılar nedeniyle tepki veren yöneticilerin gaz almaya yönelik hamleleri de…

Dış ve iç politikada yaşanan son gelişmeleri de bu eksende irdelemek önemlidir. Örneğin 31 Mart yerel seçimlerinden yüzde 37.7 ile birinci parti çıkan CHP’yi normalleşme dehlizine çekmek, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i yasak aşk palavralarıyla, saç boyasıyla, ayak alçısıyla itibarsızlaştırmaya çalışmak, ülkenin en büyük problemi ekonomi olmasına rağmen henüz iktidarın kendisine verdiği görevi tamamlayamamış olması sebebiyle Ankara’da bir ofis tutmak suretiyle kurultayda tarihi bir çalım atan başkanın altını oymaya çalışan Kemal Kılıçdaroğlu’nu gündemde tutmak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en büyük korkusu olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ayaklarına “Ahmak” prangası vurmak ve yine ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın CHP’den istifa edip başka bir partiden aday olacağı iddialarını piyasaya sürmek…

Tüm bu gelişmeleri de siyasi iktidarın kaçamayacağını anladığı bir erken seçimde, yerel seçimdeki benzer bir hezimeti yaşamak istemediği için Saray’ın 35678 odasında kurguladığı oyunlar olarak okumak doğru olandır. İsrail’in Gazze ve Lübnan’dan sonra Türkiye’ye saldıracağını Meclis açılışında gündeme getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkı bayrak altında toplama arzusu da ülkenin kanayan yaralarını rafa kaldırıp “Ben olmazsam bu ülke batar, yok olur, felaket olur” demenin bir başka şeklidir!

Evet, güzel ülkemiz asimetrik bir cinnet hali yaşamaktadır ve bu hal ve bu gidişat sen, ben gibileri uykusuz, gelecek kaygıları içinde, nefessiz, mutsuz ve umutsuz bırakırken olası bir erken seçimi normal şartlarda kazanamayacağını iyi bilen siyasi iktidar tarafından tıkır tıkır işletilmektedir. Yerel seçimden istediği sonuçla ayrılan ana muhalefet partisi ve seçmeninde oluşan pozitif ruh hali, iktidarın seçimle değişebileceğine olan inancının yeniden yeşermesi, AK Parti ve MHP ittifakının karşısında duran figürlerin seslerinin çok daha özgüvenli ve yüksek bir şekilde çıkıyor olması iktidarı doğal olarak rahatsız ettiğinden sahaya halkı karamsarlığa itecek, kendi ve sevdiklerinin hayatından endişe ettirecek, kabuslar görmesine neden olacak yeni bir planın sürülmesi gerekiyordu. Ve bir gazeteciyi 24 saat içinde yaşanan hangi olayı irdeleyeceğine karar verememe noktasına getiren tam da bu “delilik” halidir işte…

Erdem Aksoy

Visited 60 times, 1 visit(s) today

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir